8 Eylül 2014 Pazartesi

Puzzle Aşkı

Evde olduğunuz zamanlarda zamanın nasıl aktığını anlamadığınız harika bir uğraştır puzzle. Ben bu seneye kadar en son çocukken yapmıştım. Tabi muhtemelen 20 civarındaydı parçaları. Ama resimlerini gayet net hatırlıyorum. Biri çok güzel bir kız resmiydi. Onu tekrar tekrar bozup yapmaya bayılırdım. Biri de Şirinler'di. Karda kayak yapıyorlardı:)
Bir arkadaşımın kafasını dağıtmak, hayati kararlar alıp bekleyişe geçtiği bir dönemde puzzle a sarıldığını gördüm. Ben de almaya karar verdim. Kış dönemiydi bu yüzden tam da zamanıydı aslında. 1000 parçalık bir manzaraydı. Bir kaç ay sürdü bitirmek. Ama çekirdek gibi bir şey. Parçaları yerleştirdikçe başından ayrılamıyor insan.

6 Eylül 2014 Cumartesi

Sonbahar Sendromu Mu Geldi?



Eylül de geldi... Daha yıla yeni girdik, yaz geldi, yaz bitiyor derken Eylül nasıl geldi anlamadık. Her yıl aynı döngüleri yaşıyoruz. Yazdan kopmama isteği sardı bu aralar herkesi. Etrafta şifayı kapanlar, yorgunum, hep uykum var, ayy hiç işe gitmek istemiyorum,şööyle eve gidip bir kafamı koysam diyenler, diyenler:)
Bunun bir adı varmış; Sonbahar Sendromu olur kendisi:) Ben de biraz araştırdım tabi konuyu. Bu insan fizyolojisi gerçekten ilginç. Mevsime göre sendromları bile var. Bazen aynaya bakınca 'hiçbir sebebi yokken neden bu kadar bıkkın hissediyorum' demez miyiz? Onu hep anlamamızı, değişikliklerin anlamlarının farkına varmamızı, duruma göre hareket etmemizi gerektiriyor. Aslında her birimiz bedenimize bakmakla görevli askerler gibiyiz. Eğer beceremezsek bir sürü şey geliyor başımıza. O bize hep sinyal veriyor. Beni duy diyor.
Şimdi n'apalım peki yani sonbahar geliyor, nasıl gelecek bu enerji geriye dedim; bir kaç yolu varmış ben de paylaşmak istedim.